30 Eylül 2007 Pazar

İngilizce mi, ıyyy!

evet son 3-4 senedir hangi bölümdesin diyenlerden aldığım cevaptı. tabi önce benim "yabancı dil" demem gerekiyordu bu cevap için ama o bölümü geçiyorum. Bu noktadan anladım ki ülkede İngilizce'ye karşı büyük bir antipati mevcut. Ancak buna rağmen en iyi gelir getiren şeylerden de kendisi. Bu bir çelişki midir diye sorup işin içinden çıkmak mümkün özünde ama biraz düşününce kimsenin anlamadığı, hatta nefret ettiği şeylerin ülkede iyi para ettiğini anladım. Sonra bir şey yapmadım gerçi ama bunu anlamak da yetti bana.

Neyse bir de bu cevabın üstüne "ben de sevmiyorum zaten" diyince inanmayan türler mevcut bolca. Nedir yani, ülkede herkes mi istediği bölümlerde okuyor ? Bir tek ben miyim istemesem de bu bölümde bulunan ? Şahsen ben de İngilizce'den tiksinen bir bireyim ama dilin kendisinden değil öğretilme biçiminden. Hiçkimse papağan gibi tekrarlama metoduyla İngilizce öğrenemez bence. Tabi doğrusu ne peki diye düşünebilirsiniz, bunu ben de yeni öğreniyorum sanırım. En azından hocalarım bu kanaate sahip. Eğer sizde faydalanmak isterseniz saati 50 ytlden başlayabilir.(swh falan)

Tabi anladığımız üzere nefret edilen İngilizce ders olanı, dil olanı değil. E tabi herkes yabancı bir dilde yetenekli olmak zorunda değil, nasıl her insan süper fizik bilmiyorsa. Ama olayın farklı yanı fizik diğer bölümlerde zorunlu değilken İngilizce'nin her bölümde zorunlu olması. Belki eğitim sisteminin yanlışlığı denebilir ama bir dil her zaman bir bilimden daha değerlidir yani. En azından yan bir ürün olarak. Yani bir ingilizce profesörüne fizik gerekmezken, bir fizik profesörüne İngilizce gereklidir. Yine de bu olay eğitim sisteminin yanlış olmadığını göstermez ya neyse.

Diğer şahsen benim sevmeme sebebim bir de test tekniği ile sınanması. Nasıl olur ki bir dil kutucuk işaretleyerek test edilsin ? Yani bunun konuşması, dinlemesi, yazması yok mu ki sadece gramer soruları var önümüzde. Aynı şekilde Türkçe'nin ölçümü de aynısıdır. En kolayı bu olduğu için seçilmiştir muhtemelen ama bu şekilde yetiştirilen öğretmenden nasıl bir fayda bekleniyor acaba ? Bir de Türkçe sorularında sürekli yorum sorulması da bir gariptir. Sanki tüm ülkedeki öğrenciler aynı yorumu yapmak zorundadır. Amk belki benim bakış açım farklı, olamaz mı yani ? Bir tek matematiktir işte. Yolu biliyorsan sonuca koşarsan, yoksa öyle bakarsın soruya, sayılarla işlemler sallarsın, tutar ya da tutmaz o başka mesele ama yorum yapmak zorunda kalmazsın pek. Her ne kadar bu açıdan diğer bölümlere göre zor sayılsa da severiz ailecek matematiği. Zaten annem hep derdi "bu çocuğun kafası sayılara çalışıyor" diye. Ah kafam dinleseydim de şimdi mühendis falan olsaydım keşke. Neyse ben kaçayım ufaktan...

Hiç yorum yok:

 
eXTReMe Tracker